Berlin'de otele yerleştikten sonra ilk işim şehir turu için sokağa çıkıp karnımı doyurmaktı. Bilmeden Türk mekanına gittim. Plaza hayatının binbir çilesini çeken çilekeş bir beyaz yaka olarak ilk yaptığım hemen soğuk bira söylemek oldu. Yorgunluğa çok iyi geldi :)
Yan masada düzgün Türkçesi ile bir bayan dikkatimi çekti. Havadan sudan konuşurken önce masalar birleşti sonra da gönüller. Canan Abla benim Alaman annem oldu ve tatil boyunca bana hem annelik hem de rehberlik yaptı. Bu yolculuğun bu kadar güzel bir hikayeye dönmesine neden olan Canan abladır. Birkaç günde o kadar güzel vakit geçirdik ki ne o beni yabancı olarak gördü ne de ben onu. O kadar garip ki (özellikle onun için) beni otelden çıkartıp evinde kalmamı istedi.
Sonrası hep birlikte gezdik,birlikte yedik içtik. Evinde içtiğim çayın ve de kahvenin tadı hala damağımda. Gittiğim yere bir daha gitmem ama Berlin 'e Canan Abla yı görmek için giderim. Hayatımda onun gibi yaşam dolu,enerjisi yüksek bir kadın görmedim.
Canan Dikkatli ile karşılaştığımız mekan Capanna ve orda çalışan Türk bayan |
YEME İÇME
Almanya 'da ne yedin dersen Türk yemekleri demek bana garip geliyor ama gerçek bu. İçecek tabi ki bira. Her fırsatta içtim yetmedi valize koyup getirdim. Sudan ucuz derler ya ,lafın gelişi değil gerçekten su, biradan daha pahalı. Benim gibi kavurucu sıcaklığa denk gelirseniz elinizden birayı düşürmezsiniz artık :)
Türk mahallesinde demleme çay içmek yorgunluğa iyi gelir. Bu mekanda kuruyemiş satılıyor ve kafe. Arka tarafta oturan çift çekirdek çitleyerek cilveleşiyor :) Alaman Türkleri bir garip.
Türk mahallesinde iftar öncesi boş bulduğumuz masada oturup yemek yedik. Lezzetli ama neden Türk yemeği yedin diye sormayın :) Misafirdim umduğumu değil bulduğumu yedim. Durumdan da şikayetçi değilim :)
Avrupa nın güneşli günü kesinlikle İstanbul daki gibi değil. Çok bunaltıcı ve yakıcı geliyor. İlk fırsatta dondurma yemek can simidi gibi geldi. Oldukca da lezzetliydi,tavsiye ederim.
ULAŞIM
Canan Abla ile en sevdiğimiz yolculuk iki katlı otobüslerin üst katında en önde oturmaktı. Rehberliği bu şekilde daha iyi yapıyordu. Gidiş ve dönüş yolculukları hep panaromik gezi tadında geçti.
UYARI :
metro ulaşımı olmazsa olmazımızdı ancak bazı istasyonlarda çanta ve ceplerinize dikkat edin. Bulgar çetelerin sizi nasıl soyduğunu anlayamazsınız bile. 5 -6 kişilik çete sizi kolluyor ve farkına varıp tartışmaya dalsanız da benim gibi çok uzatmayın çünkü hem silahlılar hem de ortalıkta pek polis ,güvenlik görevlisi olmuyor. Bizim başımıza iki sefer geldi ve şansa farkedip kurtulduk. Siz bu kadar şanslı olmayabilirsiniz :(
O yüzden çantanızda kıymetli birsey olmasın.
BERLİN'DE NERDE KALINIR?
Booking.com seçtiğim hostel çok da iyi değildi. Yanlış oda verdiklerini sonradan ayıldım ama herşey de hayır varmış. Onu bahane edip ücretsiz iptal edip Canan Butik Otele yerleştim :)
Krüfürstendamm güzel bir bölge. Ama bu oteli tavsiye etmem.
Hostel City Bed 2
Kürfürstendamm
B
Erken kalkınca böyle dışarda kahvaltı yapmak keyifli. İnternet de olduğu için günü programı yapılabilir. |
BERLİN DE GEZİ
Müze bölgesine birgün ayırın. Çok yorulunca çimlere yayılırsınız :)
ŞEHİRDEN GÖRÜNTÜLER
Pazarda gezinti yaparken bir anda bu abla karşımıza çıktı. Nedense ben utanıp hemen kafamı çevirdim ve pazarın bir andan renklendiği gördük. Garip bir andı ve yüz ifadelerini görmek komikti. Benim halim onları daha çok eğlendirmiştir :)
Bu görünen garip şey aslında bir saat. Anlaması bile çok zorken bunu yapana helal olsun valla.
Meydanda ölen sevdikleri için yoga yapan bir grup gördük. Oldukça duygusal bir ortamdı.
Berlin i aslında tarihi olayları ile duyar biliriz. En merak edileni de Batı-Doğu yu ayıran utanç duvarı. Yıkıldıktan sonra sevineni olmuş üzüleni. Çünkü iki farklı dünya bir araya gelince dengeleri bozuldu. Komunist Doğu ile kapitalis Batı bir araya gelince iş bulma,sosyal haklar,maaş dengeleri gibi çok büyük sıkıntılar da yaşandı. Komunist düzende alıştıkları sosyal devlet politikaları ,Batı da yüksek maaş olsa da yeri doldurulamaz bir yer etti. Doğu bundan alıştıkları bu rahatlıktan mahrum olurken, Batı ucuz işçi gücünün gelmesinden haz etmedi. Neyse şimdi sıkıntı yok tabi. Adamlar sanayide dünya devi olarak ferah ve huzurla yaşayabiliyor. Tabi en büyük dertleri bizi kıskanmak, başka da dertleri yok :))))
alışveriş merkezinde gödüğüm Berlin duvarı |
Son kısmı yazsam mı emin değildim ama ufaktan değinmekte fayda var. Daha önce Almanya yı gezi listeme almamamın nedeni çok fazla Türk olması ve anlatılan görgüsüz Türk hayatıydı. Sonunda merakıma dayanamayarak Berlin e bilet aldım. Çok Türk var mı diye sorarsanız şunu söyleyebilirim; yolda adres sorduğum adam bile Türk tü :) İlk defa uluslararası havalimanında Türkçe anons duydum;yapılmaması gereken yasaklarla ilgili. Bu çok utanç verici. Gittiği ülkeye adapte olamadığı gibi kendi kültürüne de gelişeme kapatıp arafta kalmış bir ırk çıkmış ortaya. Kesinlikle bize benzemiyor. Bu son yorum ağır olacak özür dilerim ama ilk defa gittiğim yerde Türk üm demekten çekindim ve çok utandım. Almanların Türklere bakış açısı bizim şimdi Suriye lilere bakış açımıza benziyor. Oraya gittikten sonra Almanlara hak verdim :(
Teşekkürler;
Sıradan bir geziye anlam katan Canan Dikkatli'ye teşekkür ederim.
Kapının her daim açık olduğunu bilmek çok güzel:)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder